Kavramların altını doldurmak (konuştuğun gibi, düşündüğün gibi yaşamak) uygulamaya geçirilmesi en zor şeylerden biridir hayatta.
Çünkü düşünme (tefekkür) gerektirir…
Cesaret gerektirir…
Sabır (direnç, dayanıklılık) gerektirir…
Rumi’nin, Şems’in ya da başka bir gönül dostunun sözlerinin akustiğini beğenip, paylaşmak ve fakat altını dolduramamakla geçen zaman, gün olur acımasızca hesap sorar kişiden.
Acı olan, kişinin o hesap günü hala anlayamayacak olmasıdır olup bitenleri.
Ama elinin altında bir bilgisayar olursa ve de facebook’u açıksa o gün, yine gönül dostlarından birkaç kelam paylaşacaktır.
Eminim…
Yazık.!
Yüreğimizin cesaretle, zihnimizin ve ruhumuzun düşün(ebil)meye açık ve sabırla dolu olduğu, sağlıklı bir yıl olsun 2014…
Aforizmalarım – Kısa Cümlelerin Uzun Yankıları - I "Hareketsiz duran her şey çürür, kokuşur. Cevapların harap ülkesinde anlam, ne kada...
-
Kimi zaman hiç uyunmamış geceler ertesinde, pazartesiler cuma oluyor, cumalar pazartesi. Aylar geçiyor, değişiyor mevsimler; hiç ya...
-
Bazen tek başıma kalmak istiyorum. Kalıyorum da. Bakanlar yalnız olduğumu sanıp Soruyorlar: “Burada yalnız başına ne yapıyorsun?” ...
-
Acaba diyorum hangimiz deliyiz?? Bu sözleri söyleyen mi gerçekten?
